
Film, Mao'nun önderliğinde Çin'de meydana gelen Kültür Devrimi sırasında yaşanan bir olayı konu edinmiş. Çinli yönetmen Yimou Zhang duygu yüklü filmi siyasi bir çerçeve etrafında işlemekten korkmamış. Geling Yan'ın aynı isimli kitabından (Gui Lai) uyarlanan film beklenilenin aksine derin bir hikayeden ziyade daha sade karakterlerle çok fazla dallandırılmadan aktarılmış. Aslında filmin geçtiği dönemi dikkate aldığımızda şiddet ve karmaşanın olabileceği bir konu beklenilebilir fakat yönetmen tamamen bunlardan kaçınmış ve hissiyat yüklü bir yapıt ortaya koymuş.
Filmin baş kahramanlarından olan Lu siyasi nedenlerden dolayı çalışma kampına gönderilir. Çok sevdiği eşi Feng'ten ayrılmak zorunda kalır. Uzun yıllar sonunda Kültür Devrimiyle beraber Lu serbest kalır ve evine geri döner. Geri döndüğünde hiç beklemediği bir durumla karşılaşır. Eşi Feng bir hastalık nedeniyle artık Lu'yu hatırlamamaktadır. Film buradan sonra Lu'nun kendisini eşine hatırlatma çabasıyla geçer. Başlarda Lu'dan nefret eden kızı Dandan babasının yokluğunda onun bulunduğu bütün fotoğrafları yırtmıştır. Bu da Lu'nun işini daha da zorlaştırmıştır.

Filmde zamanı doldurmak için olduğunu varsaydığım birçok sahne anlamsız yere uzatılmış ve filmin mükemmelliğini aşağıya çektiğini görebiliyoruz. Buna rağmen dönemi daha iyi aktarmak için yapılan ufak detaylar filmin teknik açıdan iyi bir seviyede olduğunu gösteriyor. Uzun yıllara yayılmış olan filmde kostümler çok iyi ayarlanmış ve seyircinin algısını bu anlamda kötü yönlendirmemiş.
Gayet sade bir anlatımı olan filmde çıkarılabilecek önemli mesajlar var. Özellikle son sahneye geldiğimizde aşk ve sevginin sınırlandırılamaz bir yapısının olduğunu görüyoruz. Sakin ve biraz sıkıcı ilerleyen bu film yine de izlenmeye değer olduğunu düşünüyorum. Özellikle son sahnesinin izleyicilerde bir burukluk bırakacağına eminim.